Deprem felaketinin etkisinden kurtulmaya çalıştığımız bu günlerde; yurtdışında Rusya'ya karşı savaşın birinci yılında yeni yaptırımların uygulanması ve Rusya'nın nükleer başlıklı silah restleri ile yurtiçinde yaşanılan seçim ve deprem tartışmaları ve Merkez Bankası kararlarıyla, bir haftayı geride bıraktık.
Yurtiçi altın fiyatlarında hafta boyu baskı yaşandı. ABD'de enflasyonun hareketlilik göstermesi ve FED'in daha fazla faiz artışı yapacağı ve faiz artırımı kararlarının süreceği beklentisi tahvil faizleri ve dolar endeksinde yükseliş sağlarken altında kayıp yarattı. Ons Altın faiz fiyatlamasıyla bu ay 140 dolardan fazla düşerek 2023 kazançlarını sildi.
T.C.M.B. Para Politikası Kurulu, bu haftaki toplantısında politika faizini 50 baz puan indirerek %8,5 seviyesine çekti. Karar metninde ülkemizde yaşanan deprem felaketinin ekonomik faaliyetler üzerinde kısa vadede etkisinin olacağı düşünülürken, uzun vadede bir etkisinin olmamasının beklendiğinden bahsedildi. Ve depremin arz-talep dengesini bozabileceği, bu nedenle enflasyonda yükseliş olabileceğini ifade edilerek, bu seferde top deprem felaketinin üstüne atıldı. (Faizlerin %5 seviyelerine kadar ineceğini düşünüyorum.)
Faiz indirim kararı öncesi 18,88 seviyesinde işlem gören dolar/TL kurunda, kararla birlikte çok sınırlı ve kısa süreli bir hareket oldu. Fiyat 18,94'e yükselmesinin ardından tekrar 18,88 seviyelerinde işlem görüyor.
BİST 100 endeksinde ise gerek deprem sonrası kapanma sırasında alınan önlemler sonucunda BES, ŞİRKETLER ve VARLIK FONU alımlarına, yabancının katılımı merak konusuydu. TCMB verilerine göre, yabancı yatırımcılar geçtiğimiz hafta hisse senetlerinde 9 milyn$ net ALIM gerçekleştirdiler (önceki hafta 131 milyn$). Bu önlemlerin etkisinde haftaya başlayan ve 5.264 puan seviyelerinde gelen temerrüt satışları ile yine “KREDİLİ İŞLEMLERİN” azizliğine uğrayan Borsa İstanbul, haftayı 5.014-5.264 puan aralığında işlem görerek 44 puan yükselişle 5058 seviyesinden kapattı. Çalkantılı günler yaşayan BİST100 endeksinde görünen o ki; borsaya olan güven sorunu devam etmekte.
Yatırımcılar hala BORSA İSTANBUL A.Ş. yönetiminin;
-Neden borsayı kapatmadığı ve takası yapılmayan salı günü işlemlerinin neden iptal edilmediği,
-Yüklü miktarda satış yapan “kan emicilerin” kimler olduğunun açıklanacağı günü beklemekte.
Elbette ki sürekli yükselen bir borsa kimsenin beklentisi değildir. Birçok yatırımcı borsanın daha sağlıklı ve devamlılığın piyasanın sağlıklı işlemesini sağlamak ve uzun vadeli yatırım yapan kurumsal yerli ve yabancı yatırımcıyı borsaya çekmek için kalıcı adımların atılması gerektiğine inanmakta. Bu önlemlerden en önemlisi
- Aracı kurumlar ile ilgili yapılacak düzenlemeler;
- En alt kademeden en üst kademeye kadar, aracı kurum çalışanlarının “MÜŞTERİNİN GİZLİLİK İLKESİ” ne bağlı kalması gerekmektedir. Birçok aracı kurum çalışanlarının para karşılığı bu bilgileri KAN EMİCİLERE pazarladığı yaygın bir kanı.
- Müşterilere tanınan “KREDİLİ İŞLEM LİMİT” düzenlemesi yapılmalı. (Kredili işlemler 5 katı artarken bunu sadece toplam müşterilerin %20' sine kullandırmak akla ve mantığa sığmıyor),
- Ve en önemlisi ve başlı başına incelenmesi gereken bir konu. Halka arzların kontrolü, fiyat tespit kriterlerinin belirlenmesi ve fonlarla ilişkileri. Halka arzları yapan aracı kurumların, GDO'lu müşterileri ile kurdukları “MERDİVEN ALTI FONLAR” ile ve şirket sahipleri ya da CEO'larla piyasayı dolandırmalarının önüne geçilecek önlemlerin alınması gerekmektedir.
- Yabancıların neden piyasamızdan kaçtığı ile ilgili konu ise başlı başına anlatılması gereken bir olgu. İlerde inceleyeceğiz.
Yazımı bir sitem ile bitireceğim. Sitemin küçük yatırımcıya değil, beyni küçük, “kalbi kötü” olanlara. Çünkü okuduğunu anlamayan, duyduğuna, gördüğüne inanmayı değil de komplo teorilerine inanan kalbi kötü insanlar yordu bizleri. Bu kötü insanlar; Günlerce uyumadan, ilk iki gün bilgisayar karşısında yardım etmeye çalışan, sonrasında deprem bölgesindeki insanların yardım çığlıklarına koşan yatırımcı arkadaşları dahi, deprem mağdurları üzerinden prim yapmakla suçladı. Saatlerce yayın yapıp, deprem mağduru ve enkaz altındaki yatırımcıların haklarını korumaya yönelik (ki; borsa eğer bugün bu durumda ise etkili olmuş demektir) önlemler paketini Bakanlar, SPK, Borsa İstanbul AŞ gibi kurumlara ileterek, bu kurumları harekete geçirmeyi başaran ve bir nevi hava yastığı görevi gören kişilere, bırakın haklarını teslim etmeyi, “şimdiye kadar kazandıklarına say” gibi akıldan yoksun yorumlarla birçok hakaretlerde bulundular. Bu insanlar için söyleyecek hiçbir şey bulamıyorum.
“Okumak cehaleti alır, Eşeklik baki kalır.”
Feraget Metni
Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır.
