CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Karaca, 'evde kal' çağrıları yapıldığı günlerde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 58 'ÇED olumlu kararı', valiliklerce de 479 'ÇED gerekli değildir' kararı verildiğini açıkladı.
CHP Doğa Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, "Fosil yakıtlardan, yani kömürlü termik santrallerden enerji üretme anlayışından bir takvim dahilinde tamamen vazgeçilmeli, temiz ve erişilebilir enerji kaynaklarına geçiş sağlayacak eylem planları hazırlanmalıdır." dedi.
Karaca, "5 Haziran Dünya Çevre Günü" dolayısıyla parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, doğa hakları ihlallerinin pandemi sürecinde de artarak devam ettiğini belirtti. Bu dönemde SİT alanlarını beton ormanları haline getirecek yönetmelik değişiklikleri başta olmak üzere, birçok olaya üzülerek tanıklık ettiklerini ifade eden Karaca, "13 Mart-31 Mayıs tarihleri arasında, yani korona salgını nedeniyle 'evde kal' çağrıları yapıldığı günlerde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 58 'ÇED olumlu kararı', Bakanlıkça yetkilendirilen valiliklerce de 479 'ÇED gerekli değildir' kararı verildi." ifadesini kullandı.
Karaca, Kahramanmaraş'ta Afşin C Termik Santrali'ne, Eskişehir Kaymaz'daki maden firmasının atık depolama sahasına kapasite artışı projesine, Aydın Kızılcaköy'de JES projesine "ÇED olumlu kararı" verildiğini, Denizli Avdan Termik Santral projesinde ise kazananın halk olduğunu ve projenin durdurulduğunu söyledi.
Bugüne kadar sürdürülen "rant ve talan anlayışı"nın yarattığı tahribatın nelere mal olacağının bir kez daha acı bir tecrübeyle görüldüğünü aktaran Karaca, "Pandemi sonrası kalkınma anlayışının asla eskisi gibi olmayacağı açıktır. Bu nedenle, sürdürülebilir kalkınmanın doğayla barışık, uyumlu bir modelleme ile yeşil ekonomik kalkınmaya evrilmesinin gerektiği hem bilim hem de ekonomi çevrelerinde kabul gören bir görüş haline geldi. Artık ülkemizde de salgından sonra hiçbir şey salgın öncesi gibi olmayacak, olmamalıdır. Yıllardır süren tahribatının, 'plan değil pilav gerek' anlayışının bir an önce terk edilmesi gerekiyor." diye konuştu.
CHP olarak doğanın haklarına ve çocuklara sağlıklı bir dünya bırakmak için "Acil önlem planı" hazırladıklarını aktaran Karaca, önerilerini paylaştı.
BM İklim Zirvesi'nin Kasım 2021'e ertelenmesinin bir şans olarak değerlendirip Paris Anlaşması'nın acilen TBMM'de onaylanması gerektiğini değerlendiren Karaca, "Giderek su fakiri olan bir ülkeyiz. Bu nedenle sulak alanların ve su varlığımızın korunmasını, ayrım gözetmeksizin herkesin ücretsiz, güvenilir suya erişimini yasal güvenceye kavuşturacak 'Su Kanunu' derhal yasallaştırılmalıdır." dedi.
Karaca, iklim krizine karşı tüm canlılar için en temel hak olan yaşam hakkını savunacak tarihsel sorumluluk ve iklim borcu prensiplerini içeren bir İklim Yasası'nın çıkarılması gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti:
"Fosil yakıtlardan, yani kömürlü termik santrallerden enerji üretme anlayışından bir takvim dahilinde tamamen vazgeçilmeli, temiz ve erişilebilir enerji kaynaklarına geçiş sağlayacak eylem planları hazırlanmalıdır. Yürütülen ÇED süreçlerini ve bu süreçlerdeki halkın katılımı, toplantıları 'pilav günü' olmaktan çıkartılıp birlikte karar alma sürecine dönüştürülmelidir. Ayrıca ÇED'in yanında Sağlık Etki Değerlendirme, sosyal ve kümülatif etki değerlendirme süreçleri de yasal koşullara bağlanmalıdır. Salgın ve kriz dönemlerinde daha da büyüyecek olan güvenli gıdaya erişim sorunun önlenmesi adına, kırsalın ve kentlerin tarımsal kalkınma alanları haline getirilmesi için planlamalar yapılmalıdır. Ekosistemin paydaşı olan hayvan dostlarımız için komisyon raporundaki önerilerimizi içeren Hayvan Hakları Yasası acilen TBMM Genel Kurulu'na gelmeli ve yasallaşmalıdır."
"Cumhuriyet Halk Partisi olarak 7 BÖLGE 7 İLKE manifestomuz ile de paylaştığımız ilkelerimiz doğrultusunda 81 ilde doğa hakları ihlallerini takip eden, yaşam alanlarımıza vatandaşlarımızla birlikte sahip çıkan, mücadele eden Doğa Hakları İzleme Kurulu üyelerimiz görevlerinin başındadır. Dayanışma ile kazanımlarımızı sürdüreceğimize yürekten inanıyoruz." diyen Karaca, "Yukarıda açıkladığımız acil çözüm önerilerimiz karşılık buluncaya, yaşam alanlarına ve ekosisteme saldırılar son buluncaya kadar her 5 Haziran’ı Doğanın hakları için mücadele günü olarak kabul edeceğimizi belirtir tüm vatandaşlarımızı saygıyla selamlarım." diye konuştu.