AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, AKP Grup Toplantısında konuştu. AİHM'in Selahattin Demirtaş hakkında verdiği karara tepki gösteren Erdoğan, "Ey AİHM sen anlamasan da biz anlatmaya devam edeceğiz" dedi.

AKP Grup Toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, konuşmasına biten bütçe görüşmeleri ile başladı. Erdoğan, "TBMM'de kabul edilen 2021 bütçesinin hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bütçe, tüm ülkenin tüm milletin bütçesi haline gelmiştir. Böylesine kritik bir dönemde bütçe üzerindeki kritik tartışmaların hem daha yoğun, hem de daha ateşli olması elbette tabiidir. Önemli olan yalandan, iftiradan uzak her eleştiriye katılmasak da saygı duyarız. Bu bütçe görüşmelerinde pek çok fikir ifade edilmiş, seviyeli olanlarına cevaplar verilmiştir." dedi.

Erdoğan'ın açıklamaları şöyle: 

"Buldukları her fırsatta tek parti faşizmine dönüyorlar. Bu zihniyet Kuran-ı Kerim'i ve ezanı Türkçe okumak garabetine kalkıştı. Asıl mesele niçin bu yola başvurulduğu. Tasavvufta 'Edep yahu' kaidesi var. Buna dikkat etmezsen rezil olursun. Bunların da akıbeti budur. Kuran-ı Kerim'e inanıyorsanız ona gereken hürmeti göstermek zorundasınız.

Eyüp Sultan'da seçim öncesinde kalkıp da bir mihrabiye yerine Kuran-ı Kerim'i önüne açıp, orada Yasin-i Şerif'ten belli bir bölümü, aslına uygun okumak, sana bir şey getirmez. E niye onu da Türkçe okumadın? Onu da Türkçe okusaydın. Bak bakalım millet sana ne değer veriyor. Hz. Mevlana'nın izinden gidiyorsanız bu yolun geleneklerine saygı göstermek zorundasınız.

Kimsenin inancımıza, kültürümüze, meşrebimize el ve  dil uzatmasına müsaade etmeyiz. Her şey istismar. Ve gereken dersi gereken hesabı sormak suretiyle bunlar alacak. Gereken dersi gereken hesabı sormak suretiyle alacaklar. Ülkemizi ileriye götürecek her hizmetin başımızın üstünde yeri vardır. Ama milletimizin değerlerine, tarihine kültürüne yönelik, hiçbir saldırıyı da hoş görmeyiz. Geçmişte uzunca bir süre ülkemizin enerjisini bu tür konularla heba edenlere aynı oyunları oynamalarına izin vermeyeceğiz.

Geniş bir coğrafyada son derecede çetrefilli şeylerle yüzleştik. Türkiye'nin çıkarlarını savunmak için gerektiğinde bedel ödedik ama zalimler karşısında asla baş eğmedik. Bugün Türkiye deyince akla ilk insanlık, adalet geliyor. Haysiyetli bir dış politika geliyor. Ülkemiz ilkeli ve vicdani politikaları ile Afrika'dan Asya'ya tüm mazlum ve mağdurlara umut aşılıyor. Ay yıldızlı al bayrağımız, tüm dünyada zulme karşı direnişi diklenmeden dik duruşu temsil ediyor. Türkiye'nin yıldızı yükseldikçe maruz kaldığı şiddetin boyutu artıyor. Satranç tahtasını andıran uluslararası arenada giderek oyun kuran Türkiye gerçeği, çatışma ve kaostan beslenenleri rahatsız ediyor. Eksen tartışmalarından ülkemizin adının terör örgütleri ile yan yana getirilme çabalarına kadar, pek çok zorlama ithamın gerisinde bu rahatsızlık yatıyor.  Oysa, ne Türkiye'nin ekseninde bir kayma, ne de ülkemizin terör örgütleri ile mücadelesinde bir sapma vardır.  Gabar'da da Cudi'de de Kandil'de de bu teröristleri evvel Allah ezeceğiz, inlerinde vuracağız dedik ve vuruyoruz.  Ara vermek yok, aynı kararlılıkla askerimiz, polisimiz ve jandarmamızla bu mücadeleyi devam ettiriyoruz.  Hatta ülkemiz DAEŞ başta olmak üzere pek çok farklı coğrafyada göğüs göğüse çarpışan tek NATO üyesidir."

Ülkemizin ne doğuya ne de batıya sırtını dönme gibi bir lüksü olabilir. Avrupa ve Amerika ile ilişkilerimizi geliştirirken  Türk Dünyasını, Asya'yı, Latin Amerika'yı, Afrika'yı asla ihmal edemeyiz. 
Bununla birlikte tüm çabalarımıza rağmen 2020 Avrupa ve Amerika ile ilişkilerimizin suni gündemlerle sınandığı bir yıl oldu. Türkiye hem Doğu Akdeniz meselesinde, hem S-400'ler konusunda hak etmediği çifte standartlarla karşılaştı. Yeni yılda, Avrupa ve Amerika ile olan münasebetlerimizde yeni bir sayfa açmayı umut ediyoruz. Ekonomik ve askeri işbirliklerimizi Amerika ile köklü bağlarımızın alternatifi olarak görmüyoruz. Avrupa Birliği'nin de Türkiye'yi kendinden uzaklaştıran stratejik körlükten kurtulmasını bir an önce ümit ediyoruz. Geçen hafta sayın Merkel ve sayın Michelle ile yaptığımız görüşmeler bu bağlamda önem arz ediyor. Amerika'nın yeni başkanı sayın Biden'ın da Türk-Amerikan ilişkilerine gereken özeni göstereceğine inanıyorum. Hiç kimseye karşı ön yargımız, husumetimiz, düşmanlığımız bulunmuyor. Bugüne kadar bize bir adım gelene biz hep koşarak gittik. Uzattığımız eli tutan tüm dostlarımızla birlikte barış, adalet, refah özellikle de bölgemizdeki gerilimlerin azaltılması için çalışmayı sürdüreceğiz."

Burs ve Kredi açıklaması

"Gençlik ve Spor Bakanlığımız vasıtasıyla 2021 yılında öğrencilerimize vereceğimiz kredi ve burs miktarını belirledik. Lisanta burs miktarlarını 550'den 650 liraya çıkarıyoruz. 1100 lira olan Yüksek Lisansı da 1300 e çıkarıyoruz. Doktorada 1650'den 1950'ye çıkarıyoruz. Tabi bunlar milli sporcu olan öğrencilerimize 2 veya 3 katı olarak yansıyacak. Hayırlı olmasını diliyorum."

AİHM'in Demirtaş kararına tepki

"AİHM'in Selahattin Demirtaş hakkında verdiği karara da değinmek istiyorum. Esasen AİHM, bizim mahkemelerimizin geçecek şekilde karar veremez. Sadece burada verilen kararlar mahkememizce değerlendirilir. AİHM, bu kararı iç hukuk yolları tüketilmeden istisnai bir uygulama yapmıştır. Biz bireysel başvuru adımını attığımız zaman Türkiye'de Anayasa Mahkemesi'nin bütün yolları tüketmiş olması ondan sonra AİHM devreye girebilir. Şimdi görüyoruz ki bütün yollar tüketilmeden AİHM bu kararı almaya tesadül etmiştir. Bu kararlar tamamen siyasidir. Bunun da gereğini, gerekçesini biliyoruz. 

Terör örgütünün şiddet eylemini kınamamayı teröre destek olarak niteleyen bir mahkemenin 6-8 ekim 2014'te 39 vatandaşımızın hunharca katledilmesi ile sonuçlanan bir eylemin talimatını verene  böyle bir karar alması çifte standarttır. Hatta iki yüzlülüktür. AİHM, Türkiye'de saygı görmek istiyorsa önce kendi kararlarına bakmalıdır. 

Bu şahıs siyasi söylemleri yüzünden değil terör ile arasına mesafe koyamadığı, bölücü terör örgütünün emri ile onlarca kişinin ölümüne yol açtığı için milletimizin gözünde de suçludur. Kobani'nin katili de budur. Ey AİHM sen anlamasan da biz anlatmaya devam edeceğiz."

Grup toplantısının ardından gazetecilerin sorularına yanıtlayan Erdoğan, "Gönlünüzden geçen rakam nedir?" sorusuna, "Belli bir yere gelsin ondan sonra cevap vereceğiz." cevabını verdi.