İstanbul Bağımsız Milletvekili Cihangir İslam Korona virüsü ve etkileri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

“İnsan bu salgından sonra kendi yaptıklarını bir gözden geçirecektik”

Cihangir İslam virüs hakkında “Belgeselleri bir izleyin… Tabii afetlerde bizim düşman olarak gördüğümüz canlılar arasında bile bir dayanışma başlar. Hayatta kalma mücadele ve dayanışma içerisine girilir ama zaman zaman bizde kimlik çatışmalarına girildiğini görüyorum, inşallah bunu da toplum olarak aşacağız. Ortada kimseyi ayırt etmeyen küresel bir salgın hastalık var, herhalde insan bu salgından sonra kendi yaptıklarını bir gözden geçirecektik,” yorumunda bulunarak salgın hakkında bilgiler verdi. “Bu damlacık yoluyla bulaşan bir virüstür. Korona Virüsünde iki ana fikir vardır; birinci kural hasta olduğumuz ve bulaştırmamak için mesafemizi korumamız. İkincisi kendimizi hastalıktan korumak ki izolasyonun amacı bu. Bir de üçüncü kural var ki yüzeyler üzerinde belli sürelerde yaşayabilen virüsten korunmak için dışarıdan getirilen paketlerin acelesi yoksa kapı girişinde ya da balkonun güneş alan bir noktasında tutulup eve sokulmaması. Bu önlemlerle hastalığın yayılmasını ciddi oranda engelleyebiliriz. Topluca bir araya gelmelerden kaçınmalıyız. Gençler bunu daha hafif atlatıyor olsa da riskli kesimleri korumak amacıyla virüsü taşımamak için dikkat etmeliyiz.”

“Yeni personel ihtiyacı olacak ama öncelikle bu konuda KHK’lıları düşününüz”

Kayacı’nın “Sağlık Bakanlığı’nın 32 Bin sağlık personeli almasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna İslam “Yeni personel ihtiyacı olacak ama öncelikle bu konuda KHK’lıları düşününüz. 30 Bin civarında soruşturmalardan geçmiş, beraat almış veya takipsizlik almış insanlar var. Çok acı, bu Korona Virüsü hakkında doktorasını yapan bir öğretim üyesi, şu anda belki de Türkiye’de işin mikrobiyolojisi ve virüsün davranışı yönünden en çok bilgi sahibi olan insanı biz KHK ile fırlatıp bir kenara atmışız. Bunların hepsini yeni baştan tekrar düşünmemiz gerekiyor,” dedi.

“Cumhurbaşkanına bir mektup yazarak bilgilerimi aktardım…”

İslam, “Olay başlar başlamaz Sayın Cumhurbaşkanına bir mektup kaleme aldım ve kendi bilgilerimi oraya aktardım. Cezaevleri de bunun önemli bir başlığıydı çünkü cezaevlerine mikrop kolayca girebilir. Orada çalışanlar ya da tedarikler sonucunda ama cezaevlerindekilerin savunması çok düşüktür. Suların kesildiği ve 10 kişilik koğuşlarda 30 kişinin kalması gibi hususları üst üste koyduğunuzda o yere virüs girerse bir facia ile karşı karşıya kalabiliriz. Bir önce bu meseleyi de çözmemiz gerekiyor,” değerlendirmesinde bulundu.

“Pakette çalışanlar değil işverenler gözetildi”

Kayacı’nın CHP ve Ahmet Davutoğlu’nun sunduğu hususları sorması üzerine İslam, “Bu olayın bir hastalık tarafı var bir de sosyal tarafı var. Hastalık tarafında nasıl korunacağımız gibi konulardan bahsediliyor ama sosyal yönden bir paket açıklandı ve pakette çalışanlar değil işverenler gözetildi,” dedi ve sordu: “Bu dönemde havayolunda KDV’nin indirilmesinin kime ne faydası var? İmkânı olanın bile tatile çıkamayacağı zamanda otellerdeki konaklama vergilerini ertelemenin kime ne faydası var? Para harcanamayacak çünkü ekonomi dönmüyor, bunların kime ne faydası var?” diyerek, “Acil olarak bu meseleler daha büyümeden ben hükümetin daha kapsamlı bir paket açıklamasını, kimsenin açta açıkta kalmadan, sağlığının güvende olduğu, herkesin işinin güvence altında olduğu bir paketin açıklanmasını diliyorum. Eleştirilere genel olarak ben de katılıyorum, çok zarar görebilecek grupları öne çıkararak onlar hakkında hem ekonomik hem de psiko-sosyal tedbirleri bir arada düşünmemiz ve bir an önce hayata geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum,” diyerek sözlerini noktaladı.