Abdulkadir Selvi, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'tan pandemi sürecinde yeni eğitim öğretim yılıyla ilgili bilgi aldı.
Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, bugünkü "‘Hiç kimse endişeye kapılmasın" başlıklı yazısında Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'la konuştu.
İlerleyen süreçte neler yaşanacağına dair konuşan Selçuk, "21 Eylül’den sonra diğer sınıfların okula başlaması düşünülüyor. Peki o zaman hangi kriterlere göre karar verilecek?" sorusuna şu yanıtı verdi:
“Biz süreci başından beri Sağlık Bakanlığı’yla koordineli bir şekilde, Bilim Kurulu’nun tavsiyeleriyle şekillendiriyoruz. Bu doğrultuda kriterlerimiz belli: Sağlık ve güvenlik. Sağlık olmadan eğitim olmaz. Salgının seyrine göre Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri doğrultusunda ve mümkün olan en kısa sürede diğer sınıf düzeylerinde de kademeli olarak yüz yüze eğitime geçmeyi planlıyoruz.”
Selvi'nin köşesine taşıdığı Bakan Selçuk'un açıklamaları şu şekilde:
Koronavirüs nedeniyle mart ayından bu yana kapalı olan okullarda ders zili bugün çalacak. Okulöncesi eğitim ve birinci sınıfa gidecek çocuklar, okula ilk adımlarını atacaklar. Diğer sınıflar için okullarda eğitimin ne zaman başlayacağı ise ileride değerlendirilecek.
Koronavirüsün seyri belirleyici olacak. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’la koronavirüs önlemleri kapsamında başlayacak eğitimi konuştuk. Öncelikle alınan tedbirleri sordum. Milli Eğitim Bakanı, “Biz ‘Her şeyden önce sağlık’ diyoruz. Tüm illerde, il müdürlükleri koordinasyonunda velilere yönelik bilgilendirme toplantıları yapıldı. Ayrıca randevu verilmek suretiyle velilerin okullardaki hazırlıkları ve salgın önlemlerine yönelik tedbirleri görmeleri sağlandı. Ayrıca tüm illerde servis şoförlerine yönelik eğitimler tamamlandı. Şimdi biz, öncelikle okulöncesi eğitim ve ilkokul 1. sınıf düzeyindeki çocuklarımız için okullarımızın kapılarını açıyoruz. Okullarımıza yeni adım atacak bu çocuklarımız için ‘oyun’ temelli bir model ortaya koyuyoruz. ‘Temassız Oyunlar’ kitapçığımız işte burada hazır. Uyum sürecinde, dünya ülkelerinden çok daha hızlı bir mesafe alacağız. Yine temizlik için yardımcı personel, hijyen malzemesi, maske gibi ihtiyaçlara yönelik de çalışmaları tamamladık” diye karşılık verdi.
BAKAN SELÇUK’TAN GÜVENCE
Alınan bu önlemlere rağmen aileler elbette ki tereddütlü. Bir yandan okulla ilk kez tanışacak olan çocuklarının eğitimlerinin başlamasını istiyor, diğer yandan “Ya virüs bulaşırsa” kaygısını taşıyorlar. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk da bunun farkında: “Kimse hiçbir endişeye kapılmasın. Evlatlarımız, öğretmenlerimiz, eğitim çalışanlarımız ve velilerimiz için bir yerde riski varsa orada biz yokuz diyoruz. Şundan herkes emin olsun ki okullarımız ve tüm eğitim kurumlarımız şu anda kamuoyuna açık toplu alanlar içinde en güvenilir alanlardır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.”
21 EYLÜL’DEN SONRA NE OLACAK?
21 Eylül’den sonra diğer sınıfların okula başlaması düşünülüyor. Peki o zaman hangi kriterlere göre karar verilecek? İşte Milli Eğitim Bakanı’nın yanıtı:
“Biz süreci başından beri Sağlık Bakanlığı’yla koordineli bir şekilde, Bilim Kurulu’nun tavsiyeleriyle şekillendiriyoruz. Bu doğrultuda kriterlerimiz belli: Sağlık ve güvenlik. Sağlık olmadan eğitim olmaz. Salgının seyrine göre Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri doğrultusunda ve mümkün olan en kısa sürede diğer sınıf düzeylerinde de kademeli olarak yüz yüze eğitime geçmeyi planlıyoruz.”
HAFTANIN 5 GÜNÜ EĞİTİM OLACAK MI?
21 Eylül’den sonra eğitim başlarsa, bu pandemi öncesinde olduğu gibi 5 gün eğitim şeklinde mi olacak?
Bakan Ziya Selçuk, bu konuda salgının seyrini ve Bilim Kurulu’nu işaret etti.
“Olası her durum için biz hazırız. Sürecin akışını salgının seyri ve Bilim Kurulu’nun tavsiyeleri belirleyecek. Bilim insanlarımızın ‘Bu uygundur’ dediği durum için biz en kısa sürede okullarımızı hazır hale getiririz, bundan kimsenin şüphesi olmasın” diye konuştu.
TEKNİK OKULLARIN DURUMU
Meslek okullarındaki eğitim ise pek gündeme gelmiyor ama önemli. Çünkü beceriye dayalı bir eğitim. Öğrencilerin eğitiminin bir kısmını atölye çalışmaları oluşturuyor. Ziya Selçuk o konuda da hassas.
“Meslek liselerimizin uygulamalı derslerini çok önemsiyoruz ve gerekli sosyal mesafe ve hijyen tedbirleriyle bir an önce başlatmak istiyoruz. Çalışmaların randevulu ve gruplar halinde olması düşüncesindeyiz. Uygulamalı derslerle ilgili küçük gruplar halinde bir çalışmalara başlayacağız. İşyeri stajları konusunda ise salgının seyrine göre değerlendirmelerimiz sürüyor. Yakında bir açıklamamız olacak” dedi.
Okullar açılsa da ilk yarıda çocukların okula gitmesi ya da uzaktan eğitimi konusunda velilerin tercihi belirleyici olacak. Eğer aile, uzaktan eğitimi tercih ederse çocuk okula gitmeyecek. Bunun için sadece ailelerin dilekçe vermesi yeterli olacak mı? Milli Eğitim Bakanı, “Evet, yazılı olarak uzaktan eğitimle devam etmek istediklerini beyan etmeleri yeterli olacak” dedi.
RİSK OLUŞURSA B PLANIMIZ HAZIR
Milli Eğitim Bakanı Selçuk’a “Virüsün yayılma hızı artar ve diğer sınıfların eğitime başlamasında bir risk oluşursa, B planınız var mı” diye sordum.
“Elbette... Aylardır her durum için olası senaryolar üstünde çalışıyoruz. Çocuklarımızın, öğretmenlerimizin, okul çalışanlarımızın sağlığını korumak, eğitimin devamını sağlamak için B planımız da var. Salgının seyrinin yüz yüze eğitimi mümkün kılamayacak şekilde devam etmesi durumunda, tüm sınıf seviyelerinde uzaktan eğitim (EBA canlı sınıf uygulamaları, TRT-EBA TV kanalları ve diğer platformlar) süreçlerini devam ettireceğiz. Bu süreçte, uzaktan eğitime erişimi olmayan öğrencilerimiz için her ilimizde yeterli sayıda EBA destek noktaları oluşturarak uzaktan eğitimin önündeki engelleri kaldıracağız. İlk hedefimiz olan 5 bin sayısını iki haftada aştık. 17 Eylül itibariyle ülke genelinde 6 bin 742 EBA Destek Noktası kurduk. Yeni hedefimiz 20 bin” diye yanıt verdi.
ZİYA HOCA NE DİYOR?
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un bir de eğitimci kimliği var. O nedenle bu soruyu, Ziya Hoca’ya sordum.
“Ziya Öğretmen olarak, bir eğitimci olarak temennim ve çabam, daha doğrusu merkezde ve sahada tüm arkadaşlarımızla çabamız, eğitimin kesintisiz devam etmesi. Ancak bu sağlık ve güvenle, eğitimin tüm paydaşlarının güvenini sağlayarak olabilir. Bunun için sağlık olmadan eğitim olmaz, diyoruz. En kısa sürede okullarımızın sağlıkla çocuk cıvıltılarına kavuşmasını diliyorum” diye yanıtladı.